Tüketici dernekleri, Emlak Konut GYO ile Gayrimenkul ve Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Derneğinin (GYODER) Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi sonrası ekonominin çarklarının dönmesi ve inşaat sektörünün canlılığını koruması amacıyla başlattığı seferberlik sürecinde, fırsatçılık yapmak isteyen firmalara karşı vatandaşlara uyarıda bulunuyor.
Emlak Konut GYO ve GYODER üyesi 39 proje geliştiricisi firmanın 86 proje için 56 bin konutu bir ay süre ile 120 ay vade ve yüzde 0,70'lik faiz oranıyla satışa sunduğu kampanya, ev almak için bekleyen tüketicileri heyecanlandırdı. Büyük ilgi gören kampanya, firmaların satış ofisleri ve danışma hatlarında yoğunluğun oluşmasına neden oldu.
Kampanyadan yararlanmak isteyen vatandaşlara tüketici derneklerinden uyarı geldi. Vatandaşları dolandırıcılık konusunda uyaran uzmanlar, tüketicilerin ev alırken yapı ruhsatı olup olmadığına ve banka kredisi sözleşmesi imzalayıp imzalamadığına dikkat etmesini istedi.
Tüketici Sorunları Derneği (TÜSODER) Genel Başkan Yardımcısı ve Emlak Komisyonu Başkanı Hatice Kolçak, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bu süreçte ekonomiye can vermenin yanı sıra tüketiciyi düşük faiz ile ev sahibi yapmak için adeta seferberlik başlatıldığını, Emlak Konut ve GYODER dışında TOKİ'nin de kampanyalar düzenlediğini hatırlattı.
Kolçak, piyasada iş yapan diğer inşaat şirketlerinin de tüketiciyi cezbeden uzun vade ve düşük faizli kampanyalar yaptığına dair duyuru ve haberlerin olduğunu belirterek, bu noktada tüketicinin dikkat etmesi gereken noktalar bulunduğunu söyledi.
Konut sektöründe bugüne kadar görülmemiş bir seferberlik yaşandığını ifade eden Kolçak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu, tüketici açısından çok önemli bir gelişmedir. Çünkü uzun zamandır ev sahibi olmanın önünde engel olan yüksek faiz oranı, vadelendirme gibi hususlar çözülüyor. Ancak piyasada irili ufaklı binlerce konut projesi ve inşaat firması var. Tüketici cazip ev kampanyalarında kendini kaybetmemeli. Sorması gereken önemli soruları mutlaka sormalıdır. Bu kampanyayı sektörün büyükleri başlatmış olsa da bunun fırsatçılığını yapmak isteyen başka firmalar çıkabilir. Tüketicinin bu ilgisini, hevesini kullanabilir. Nitekim kampanya dahilinde henüz inşaat aşamasında olan bir sürü proje var. Yeni konut mağduriyetlerinin oluşmaması için tüketicilerin çok dikkatli olması lazım."
"Yapı ruhsatı olmayan projeden ev almayın"
Hatice Kolçak, konut kampanyasından faydalanmak isteyen tüketicilerin ilgilendiği proje için satıcıya mutlaka yapı ruhsatı olup olmadığını sorması, yapı ruhsatı olmayan projeden konut alınmaması gerektiğini vurguladı.
Tüketicilerin beğendiği konut projelerinde banka kredisinin kullanıldığına ayrıca önem vermesi gerektiğini belirten Kolçak, bankanın kredi verdiği projelerde sorumluluğunun teslim tarihinden itibaren bir yıl ve kredi tutarı kadar olduğunu bildirdi.
Kolçak, "Burada tüketici, bankadan kredi kullanmasa bile proje için banka kredisi sözleşmesi imzalanıp imzalanmadığına dikkat etmeli. Ayrıca, inşaat firmasının kendi bünyesinde ödemeyi vadelendirmesi durumunda senetler mutlaka nama düzenlenmeli ve her bir taksit için ayrı senet yapılmalıdır." dedi.
"Projeyi mutlaka inceleyin"
Gayrimenkul Hukuk Enstitüsü Başkanı Ali Yüksel de yapı ruhsatının yanı sıra iskan ruhsatının da sorgulanması gerektiğini belirterek, "Yapının ruhsatlı olarak işe başlaması zaten şart. Ancak iskan ruhsatı birçok projede gecikiyor ve iş bitmeden ruhsat almak mümkün olmuyor. İskana kadar beklemek de firmaların ekonomik gücünü sarsabiliyor. İskan olmadan projeleri satmak tüketiciler için de ticari alıcılar için de risk oluşturuyor." şeklinde konuştu.
Yüksel, önemli projelerde belli kriterleri sağlayan firmalar için devlet garantisi sağlanabileceğini, bunun da satışlardaki durgunluğu sona erdirebileceğini ifade ederek, "Mesela, 'Bu proje devlet güvencesi altındadır. Buradan konut alanlar veya bu projeye yatırım yapanlar, sıkıntı yaşanması durumunda şu şu devlet kurumundan paralarını alabilir' denilebilir" ifadesini kullandı. Yüksel, bu güvencenin satışları artırabileceğini ve yabancıları tekrar harekete geçirebileceğini vurguladı.
Sigorta şirketlerinin inşaat tamamlama sigortası yapmadığını belirten Yüksel, "Çünkü sigorta şirketi 'ben bir inşaatı sigorta ettiğim zaman düşük primle onu nasıl telafi edeceğim, riski yüksek' diyor. İlgili kanuna bir ilave yapılarak inşaat sigortalarında sigorta yapan şirketlerin poliçedeki teminat dışında inşaat şirketinden ayrıca teminat alabilmesinin yolu açılabilir." dedi.
Yüksel, özellikle yoğun satış kampanyalarının yaşandığı bugünlerde ev almak isteyen vatandaşların projeyi mutlaka incelemesi gerektiğine işaret ederek, şunları kaydetti:
"Aldığı yerin projede olması lazım. Çünkü bazen kapı numarası veya kat farkı olabiliyor. Mesela 12A kapı numarası ama 12B oluyor. Ayrıca metrekaresini de incelemeli. Sözleşmede 120 metrekare yazıyor, tüketici 120 metrekare daire aldığını düşünüyor. Ama gerçekte bakıyorsun ki balkonun veya başka bir yerde size tahsis edilen deponun da buraya dahil edildiğini görüyorsunuz. Böylece bakıyorsunuz ki 80 metrekare kalıyor elinizde. Özellikle dublekslerde sıkıntı çıkabiliyor. Vatandaşlar aldığı konutun projesini yerinde bir hukukçu ile incelemeli."
Comments
No comment yet.