“Otopark Binaların Değil, Araçların Sorunudur”

İzmir Ticaret Odası Meclis Üyesi Levent Bendeş, her daireye bir otopark yapılmasının inşaat sektörünü olumsuz yönde etkileyeceğini belirtti.
Otoparkın, binaların değil, araçların sorunu olduğunu dile getiren Bendeş konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Türkiye’de 16-18 milyon arası konut ve araç sayısı var. Birbirine yakın sayıdalar. Araç sayısını artırdığınız zaman otopark sorunu artar ama bina sayısını artırdığınız zaman otopark sorunu artmaz. Bu da şunu gösteriyor ki, otopark sorunu araçların sorunudur. Yurt dışında, birçok gelişmiş ülkelerde şöyle bir sistem yapılır; araç alındığı zaman bir otopark yeri göstermek zorunludur. Aracınızla beraber otoparkınızı da satın almış oluyorsunuz. Böylece de araç sayısı artsa dahi otopark sayısı da arttığı için otopark sorunu olmuyor. Burada ben bir daire aldım o daireyi aldıysam arabam da var demektir. Her daire alanın arabası olduğu anlamına gelmez. Dolayısıyla otopark sorunu binaların sorunu değil. Bazen de tam tersi bir daire alanın 3 arabası olabilir. Bu sefer ne yapacağız. O yüzden, binaya değil de araçlara yüklenmek lazım. Yani araç alınma esnasında otopark sorununu çözmek gerekiyor. Ancak Çevre ve Şehircilik Bakanlığıyla yaptığımız görüşmelerde bu görüşü öne sürdüğümüzde bizim planlarımız buna müsait değil dendi.”

“KOTLU YAPILARDA BODRUM KAT YAPMAK İMKANSIZLAŞACAK”

30 Haziran’dan sonra kotlu yapılarda bodrum kat yapmanın neredeyse imkansız hale geleceğine dikkat çeken Bendeş, “Bu durumda birçok değerli arsa atıl duruma düşecek çünkü buralara ev yapmanın maliyeti çok artacak” dedi.
Bendeş konuyla ilgili şu bilgileri verdi: “30 Haziran’da Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliği geçici maddeleri kalkarak yürürlüğe girecek. Geçici maddeler nedir; İzmir, İstanbul, Ankara büyükşehirlerin yönetmelikleri var. Bu yönetmeliklerin lehte olması nedeniyle kullanılmasını sağlıyordu. Bu geçici maddeler 30 Haziran’da bitiyor. Bittiği için kendine ait Büyükşehir Belediyesi yönetmeliğini kullanamayacak. Bunu bir örnekle anlatırsak; İzmir Hatay tarafında deniz manzaralı yerler var. Yerin altında 4 kat, yerin üstünde 5 kat eviniz var. Ama kot farkından dolayı yerin altındaki katlar da önü açık oluyor ve değerli. Siz burayı kentsel dönüşümde yıkıp tekrar yapmaya kalktığınızda. Yerin altına 4 kat yaparsanız yerin üstündeki 5 katı iptal edeceksiniz deniyor. Toplam 5 kat olacak deniyor. Hiçbir müteahhit, yatırımcı bu şartlarda oralarda inşaat yapamaz. Oralarda inşaat yapılamayacak ve atıl arsalara dönüşecek.”

Alınan bu kararın arazinin doğasına aykırı olduğunu vurgulayan Bendeş, “Çok kritik bir karar Bayraklı’nın tepeleri, Buca’nın sırtları, Karabağlar, Hatay bu tür yerlerdeki evleri yıkıp yeniden yapmak çok zor olacak. Maliyetler artacak, arazinin doğasına aykırı bir karar alınıyor şu anda. Bu karar da sektörü çok sıkıntıya sokacak” dedi.

Nihal ÖZKEN