Borsa İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı Himmet Karadağ, "Faiz oranlarıyla mücadele halka arzları teşvik ederek, destekleyerek olur. Enflasyon ve faiz sarmalından kurtuluşun adresi sermaye piyasaları ve Borsa." dedi.
Karadağ, yaptığı açıklamada Borsa İstanbul'da yapılan çalışmalar ve hedeflerine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Yılın sonuna kadar önemli halka arzların gerçekleşeceğini bildiren Karadağ, önümüzdeki dönemde Enerjisa'da olduğu gibi uluslararası ve yerli yatırımcıların yoğun talep gösterdiği halka arzların devam edeceğini söyledi.
Türkiye'deki faiz tartışmalarına değinen Karadağ, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Gerçekleşen enflasyon ve enflasyon beklentileri, bankalar, Merkez Bankası, sıkı para politikası... Bu kısır döngü, ne kadar sürerse sürsün hiçbir sonuç da çıkmaz. Neden çıkmaz? Merkez Bankası uzunca bir süredir piyasayı 100 milyar üzerinde fonluyor, 'Sıkı duruş bu şekilde olmamalı. 2017'de, biraz da Kredi Garanti Fonu (KGF) etkisiyle bankacılık kesimi fonlamasını artırdık ama o da mevduat üzerinde baskı oluşturdu. Mevduat tabanı sınırlı olduğu için kredi talebindeki artış mevduat faizlerinin artmasına neden oluyor. Mevduat ve kredi faizlerindeki artış ise enflasyonu tetikliyor ya da enflasyon mu onu tetikliyor. Ona söylüyorsun, diğerine atıyor suçu, diğerine söylüyorsun ona atıyor."
Bu kapsamda çözümün sermaye piyasalarında ve halka arzda olduğunu dile getiren Karadağ, konuşmasına şöyle devam etti:
"Biz eğer alanındaki nitelikli firmaları halka arz yöntemiyle, sağlıklı, sürdürülebilir ve uzun vadeli finansmana kavuşturursak, bankalara yönelen kredi talebini çok ciddi anlamda geri çekmiş olacağız, rahatlayan bankalarda da mevduatın ateşi sert şekilde aşağı yönlü hareket edecek. Bu, enflasyon beklentilerini aşağı çekecek, Merkez Bankamızda çok rahat, stresten uzak para politikası uygulayacak. Çözüm sermaye piyasalarında. Ama burada tüm finans otoriteleri el birliği ile sermaye piyasalarını kuvvetlendirmemiz lazım. Halka arz ile şirkete, 1'er 2'şer milyar lira öz kaynak finansmanı ile fon topladığımızda o şirketin bulunduğu sektörü rahatlatmış olacağız. Biz bu dönem, her sektörde birer ikişer başarılı firmaları halka arz ederek, sektör riskini azaltacağız, bunun sonucunda kısa vadede tek haneli faiz oranlarını görmek nasip olacak. Faiz oranlarıyla mücadele halka arzları teşvik ederek, destekleyerek olur. Enflasyon ve faiz sarmalından kurtuluşun adresi sermaye piyasaları ve Borsa."
"Gayrimenkul yatırımcısı Borsa'dan ev alınacağını bilmiyor"
Himmet Karadağ, endeksten iki sıfır atılması konusuna da değindi. Dünya borsalarına bakıldığında Borsa İstanbul endeksinin çok sıfırlı kaldığını, çalışmaları sürdürdüklerini belirten Karadağ, "Belki bir gong töreni ile endeksten sıfır atma olayını gerçekleştiririz." bilgisini verdi.
Son dönemde kamuoyunda daha fazla konuşulmaya başlanan gayrimenkul sertifikalarına ilişkin de bilgi veren Karadağ, "Gayrimenkul sertifikalarında, belki ülke gündeminin yoğun olduğu dönemde lanse etmemiz sebebiyle hedeflediğimiz başarıyı yakalayamadık." dedi.
Karadağ, bu konuda insanların kafasında bazı güvensizlikler bulunduğunu, bunları ortadan kaldırmak için çalışmaya devam edeceklerini dile getirdi.
Gayrimenkul tüketicisinin, hatta sektörde en tepe noktalarda yer alan yöneticilerin bile Borsa'dan ev alınacağını bilmediğini anlatan Karadağ, yatırımcılara bunu daha iyi anlatabilmek gerektiğini belirterek, "TOKİ Başkanımızla görüşeceğiz, gerekirse alanın tüm katılımcıları kapsamlı bir çalışma toplantısı yapacağız, tanıtım atağına kalkacağız. Hedef kitleye böylece duyurabilmeyi istiyoruz." ifadelerini kullandı.
"Endeks Afrin operasyonunun başlangıcında 115 binden 120 bin bandına hareketle tepki verdi"
Afrin'de yürütülen "Zeytin Dalı Harekatı"nın piyasalara etkisini değerlendiren Karadağ, bu tür operasyonlarda finans piyasalarının kırılganlığından dolayı genelde aşağı yönlü tepki verdiğini anımsattı.
Himmet Karadağ, Borsa İstanbul'da ise endeksin Afrin operasyonunun başlangıcında 115 bin bandından 120 bin bandına hareketle tepki verdiğini hatırlatarak, şunları söyledi:
"Bu durum, hem yerli tarafta hem de yabancı tarafta pozitifti. Bu hafta ABD’de açıklanan makroekonomik veriler sonucu FED’in daha hızlı faiz artırımı yapacağı beklentisi, tüm dünya borsalarında olduğu gibi, bizde de aşağı yönlü harekete neden oldu. Ama Afrin operasyonuna ve gerçekleşen halka arzlara baktığımızda, mali tablolar ve rakamlar Türkiye ekonomisinin dinamiklerinin yukarı yönlü olduğunu, 2017'den bile daha kuvvetli bir büyüme dinamiği ile 2018'e devam edeceğimizi gösteriyor."
Yorumlar
Henüz yorum yapılmadı