TÜGİAD Genel Başkanı Anıl Alirıza Şohoğlu, yaptığı konuşmada TÜGİAD olarak her zaman aktif bir STK olduklarını söyledi. Covid-19 döneminde tüm STK’ların etkinlik ve faaliyetlerinde sıkıntı yaşadığını ancak TÜGİAD’ın tüm teknolojik imkanları seferber ederek faaliyetlerine devam ettiğini belirten Şohoğlu, “Ancak gelenekselleşmiş Ege buluşmasını böylesi zor dönemde ertelemek istemedik. Güzel İzmir’in güzel Çeşmesinde buluştuk ve ülkemizin durumuna, ekonomisine ve geleceğine bakmak istedik” diye konuştu.
TÜGİAD Ege Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Melih Sebastien Durmuş ise yaptığı konuşmada zorlu süreçten geçerken TÜGİAD ailesi olarak bir araya gelmekten duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Pandeminin bitmesi sonrası bu tarz toplantılara hız vereceklerini söyleyen Durmuş, “Bugün açık havada düzenlediğimiz bu etkinlikle ekonomistleri, gazetecileri dinlemek istedik. Umuyorum bu pandemi bitecek ve daha geniş katılımlı toplantılar organize etmeye devam edeceğiz” diye konuştu.
“Türkiye büyümesini sürdürecek”
Günün ilk toplantısında FED Eski Direktörü, Stratejik Yönetim Danışmanı, Dünya Gazetesi yazarı Erkan Şahinöz “Dünya ve Türkiye ekonomisinde güncel gelişmeler” adını verdiği bir sunum gerçekleştirdi. Zor bir dönemden geçtiklerini belirten Şahinöz, Türkiye’nin PMİ endeksini takip etmenin çok önemli olduğunu söyledi. Bu endekse göre gösterge 50’nin üzerindeyse ülkenin büyüdüğünü, 50’nin altındaysa küçüldüğünü söyleyen Şahinöz, 2 aydır Türkiye’nin 50’nin üzerinde olduğunu vurguladı. Ağustos ayı itibariyle PMİ endeksi’nin 54 olduğunu söyleyen Şahinöz, “3 ay sonra ekonomi büyüyecek mi küçülecek mi merak ediliyor. Bunu da mevduat ve kredi büyümesine bakmak gerekli, krediler enflasyonun 1 buçuk katı seviyesindeyse ülke 3 ay sonra da büyüyecektir demektir. Bu anlamda Türkiye büyümesini sürdürecektir” dedi.
“Dolar 7.64’e yükselir”
Dolar seyrine de değinen Şahinöz, 7.64’e doğru doların yükseleceğini ancak 7.64’ün önemli bir direnç noktasını olduğuna vurgu yaptı. CDS Göstergesi’nin önemli olduğunu ifade eden Şahinöz, “Bu gösterge 300’ün üzerindeyse kötü kabul edilir. Türkiye şuan 510’larda. Dünyada 300 üzerinde olan 6 ülke var, Venezuella, Arjantin, Ukrayna, Mısır, Pakistan ve Türkiye bulunuyor” dedi. Borsanın da düşük seyrettiğini, Türk varlıklarının dünya piyasasında ucuz olduğunu söyleyen Şahinöz, “Çinli firmalar Türkiye’nin üzerinde resmen uçuş yapıyorlar. Çünkü borsa 50 bin dolarlardan 15 bin dolarlara inmiş durumda” diye konuştu. Dijitalleşme, kripto para konusunda da bilgi veren Şahinöz, sanal paraların bankacılık sistemini deldiğini ve yeni bir sistem kurduğunu anlattı.
Türkiye’nin kadın aklını kullanamadığını söyleyen Şahinöz, icra kurullarındaki kadın sayısından bunun net olarak anlaşıldığını belirtti. Kadınların spiral zeka ile düşündüğünü ve erkeklerden ayrıldığını belirten Şahinöz, “Şirketlerin bu akıldan yararlanması artık şart” diye konuştu.
“Faiz artırımı şart”
Erkan Şahinöz sunumu sonrası Murat Sağman ile beraber güncel ekonomi değerlendirmesi yapıp soru cevaplara yanıt verdiler. TÜGİAD Danışmanı Bilgi Üniversitesi Öğretim Üyesi Murat Sağman ise kredi derecelendirme kurumlarının çalışma prensiplerini anlattı. Siyasilerin hep büyümeye odaklandıklarını ve enflasyonu göz ardı ettiklerini söyleyen Sağman, “5 yılda 5 seçim olunca hep büyümeye odaklandık. 4-5 büyüme potansiyeli olan ülkeyi siz 7-8 büyütmeye çalışırsanız bir yerden patlarsınız” dedi.
Kredi derecelendirme kuruluşlarının ekonomik yapıya, var olan sorunları çözmekle yükümlü kurumların bu konudaki yetkinliklerine, kamu dengesine ve ödemeler dengesine baktıklarını söyleyen Sağman, “Bu anlamda not düşmesi ekonomik verilerle yapılır. İşin içinde siyaset elbette ki var ama sadece siyaset ile bu iş olmaz” dedi.
Kur konusunda da gelecek hafta Merkez Bankası’nın 24 Eylül’de toplanacağını ve bu toplantıda mutlaka faiz arttırması gerektiğini vurgulayan Sağman, “Dolardan Türk lirasına dönüş için faizi yükseltmeniz gerekiyor. Yüksek faizin yanında güven de şart. Gelecek hafta Merkez Bankası faizi 3-4 puan attırmazsa kurdaki tansiyonun devam edeceğini düşünüyorum. Enflasyon sorununu çözmeden ekonomiyi düzeltmemiz mümkün değil” diye konuştu.
“Türkiye Yunanistan gerilimi kasıtlı”
Günün sonunda ise TÜGİAD Danışmanı Gazeteci Metehan Demir ve Gazeteci Gürkan Hacır ile TÜGİAD üyeleri bir sohbet toplantısı gerçekleştirdi. Dünya ve Türkiye’nin siyasal atmosferini değerlendiren Metehan Demir, Türkiye Yunanistan gerilimini de değerlendirdi. Türkiye ile Yunanistan arasında bir çok alanda problemler olduğunu söyleyen Demir “Türkiye ile Yunanistan savaşı söz konusu değil. Ödünç bıçakla öldür diye bir söz vardır, Fransa’nın yaptığı budur ve asıl aktör Fransa’yı değerlendirmek gerekiyor” dedi. Libya, Suriye ve Irak konusunda birer cephe olduğunu söyleyen Demir, Türkiye’nin bu alanları kaybettiği takdirde Türkiye’nin sınırları içine hapsolma riski ile karşı karşıya olduğunu söyledi. Türkiye Yunanistan geriliminin suni olarak yaratıldığını ve Türkiye bununla uğraşırken kuvvetlerinin bölünmesini hedeflediklerini belirten Demir, “Rusya’nın Suriye’de iki üssü var, Libya’da da hedefi iki üs kurmak. Akdeniz’de güçlenme hedefinde olan bir Rusya var. Yakında İngiltere de Akdeniz’de devreye girecek” dedi.
“Korona dönemi bitmeden Türkiye’de seçim zor”
Gazeteci Gürkan Hacır ise artık keskin söylemler yerine geniş kalabalıklara hitap edenlerin kazandığı bir döneme girdiklerini söyledi. Amerikan seçimlerine de vurgu yapan Hacır, “Amerikan seçimleri tam tabiriyle bin yılın savaşına doğru gidiyor. Amerikan devleti bir yanda Trump bir yanda. Amerika hiçbir zaman tarihinde cumhuriyetçi ve demokratların kamplaşması bu kadar keskin olmamıştı” dedi. Bütün dünyadaki denklem ABD seçimlerine göre düzenleneceğini söyleyen Hacır, “Trump kazanırsa tablo daha da keskinleşecek bundan biz de etkileneceğiz” dedi.
Dünyanın eski konvansiyonel dönemindeki kutupların ötesinde olduğuna vurgu yapan Hacır, “Bütün denklemlerin değiştiği, bütün paktların dağılma yolunda olduğu ve ülkelerin günlük ittifaklara yöneldiği bir döneme girdik. Artık vekalet savaşları, günlük ittifaklar, ülkelerin günlük, aylık çıkarları var” diye konuştu.
Cumhurbaşkanlığı seçiminin tarihi konusuna da değinen Hacır, “Siyasilere bakıyorum yarın seçim varmış gibi, ancak ekonomiye baktığımda korona dönemi geçmeden seçime gidecek her iktidar zora düşer. Bu süreçte bir seçim görmüyorum” diyerek sözlerini tamamladı.
Yorumlar
Henüz yorum yapılmadı